İlkbaharda üst solunum yolu infeksiyonlarından astıma, mide barsak sorunlarından depresyona kadar birçok hastalık yaygın görülüyor. Metabolizmadaki değişiklikler de bahar yorgunluğuna yol açabiliyor…
Mevsimsel geçişler bazı hastalıkların ortaya çıkmasına yol açarken; kronik hastalıkların da alevlenmesine neden olabiliyor. Sıcaklık, barometrik ve hidrometrik değişiklikler, havada baharla birlikte artan negatif iyonlar ve polenler birtakım bedensel ve ruhsal problemlere yol açabiliyor. Yaz aylarına girdiğimiz bu günlerde gecelerin kısalması, gündüzlerin uzamasıyla birlikte kişinin hormonal sistemi ve metabolizması bu değişikliklere uyum sağlamaya çalışır. Yaşlılar ve çocuklar bu dönemden daha fazla etkileniyor…
Polenler kalp krizine yol açabiliyor
Polenlerin yoğun olduğu aylardan mayıs kalp krizinin en sık olduğu dönemlerden. Dolayısıyla bu süreçte sabah ve akşam saatlerinde fazla dışarı çıkmayın. Gerekirse maske kullanın. Sürekli hapşırık; burun tıkanıklığı; gözlerde sulanma, yanma, batma, kızarma gibi şikayetler ve nefes darlığı polen alerjilerinde sık rastlanılan belirtilerdir. Bu alerjik reaksiyonlar vücutta sistemik yangı durumu oluşturur. İnfeksiyon hastalıkları, kalp krizi bu komplikasyonlardan bazılarıdır. Polenlere bağlı alerjik reaksiyonlar sonucu ortaya çıkan bünyedeki yangı durumu kalbi çok olumsuz etkiler.
Tansiyon hastaları için zor bir dönem
Bu dönem damar sistemini ve tansiyon hastalarını da olumsuz etkilemektedir. Tansiyonun kontrol altına alınamaması, migren tipi baş ağrıları bu dönemde sıktır. Yaz aylarına geçiş ile birlikte mevsimsel grip sıklığı giderek azalırken, diğer virüslere bağlı üst solunum yolu infeksiyonları ve ishal vakaları artış göstermektedir. Çocuklarda özellikle kabakulak, suçiçeği gibi hastalıklarda artışlar kaydedilir.
Gastrit, ülser ve reflü mevsimi…
İlkbahar aylarında mide-barsak sistemine ait hastalıklarda belirgin olarak şiddetlenir. Ülserin yanı sıra gastrit ve reflüde şikayetler belirginleşir. Mide ve on iki parmak barsağı ülserlerine ait karın ağrısı, ağıza ekşi su gelmesi, karında rahatsızlık hissi gibi şikayetler çok artar. Yine aynı şekilde sinirsel barsak sendromu denilen hastalıkta alevlenmeler olur. Bu hastalıkta zaman zaman ishal ve kabız dönemleri şiddetlenerek birbirini takip eder. Sinirsel kökenli olan bu hastalık bünyeyi yorgun düşürür.
Kendinizi yorgun hissediyorsanız…
Metabolizmadaki değişiklikler bahar yorgunluğuna yol açabiliyor. Bahar yorgunluğunun belirtileri arasında eklem ve baş ağrılarına hatta sürekli uyuma isteğine kadar birçok faktör bulunurken, bu belirtilerin bahar yorgunluğuna bağlanması için önce gerekirse tetkikler yaptırılarak olası fiziksel rahatsızlıkların saptanması gerekir. Bahar yorgunluğuna karşı; düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek, vitamin ve mineral eksikliklerini gidermek, alkol ve sigaradan uzak durmak, bol su tüketmek ve uyku ritmine dikkat etmek gerekiyor. Metabolizmanın hızlanmasıyla birlikte omega 3’ten zengin; yeterli vitamin, mineral ve antioksidan içeren bir diyet programı vücudu zinde tutar. Yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler, günde 5-6 porsiyon meyve, ve az miktarda tam tahıl tüketmek sağlığı olumlu etkiler.
Bademcik iltihabı, sinüzit ve farenjit de yaygın
İlkbaharda ani ısınma ve soğumaların olması, yağmur rüzgar ve bu gibi durumlara tedbirli davranmayıp kendimizi koruyacak basit ama etkili önlemleri ihmal etmek üst solunum yolu hastalıklarında artışa neden oluyor. Bu hastalıklar bademcik iltihabı, sinüzit ve orta kulak infeksiyonu olarak karşımıza çıkıyor. Viral üst solunum yolu hastalıkları ile polen alerjileri aynı belirti ve bulgularla seyrettiği için ayırıcı tanı dikkatli bir şekilde yapılmalıdır.