Sonbahar ve kış aylarının iki yaygın hastalığı olan grip ve soğuk algınlığı genellikle birbiriyle karıştırılıyor. Oysa belirtileri ve tedavileri çok farklı. İşte bu konuda bilmeniz gerekenler…
Hamilelere önemli uyarı
Gebelerde grip daha ağır seyreder. Gebeliğin son üç ayı ve doğum sonrasındaki ilk ay en riskli dönemdir. Gebelik esnasında grip geçirmek erken doğuma, düşüğe, bazı anomalilere yol açabilir. Grip özellikle gebeler tarafından ciddiye alınmalıdır. Gebelik planlayan, gebe ve lohusa kadınların hepsi grip mevsiminden önce mutlaka aşılanmalıdır.
Yüksek ateşe dikkat!
Grip, özellikle kış aylarında öksürme ve hapşırmayla diğer insanlara bulaşan viral bir hastalıktır. Titreme, yüksek ateş, kulak ağrısı, kuru öksürük, kas ve eklem ağrıları, bazen burun akıntısı, boğaz ağrısı, ishal, bulantı, kusma gibi şikayetler ortaya çıkar. Grip ve soğuk algınlığı, etken virüsleri ve yol açtığı şikayetler bakımından farklıdır. Gripte yüksek ateş, kuru öksürük, baş ve karın ağrısı sık iken, soğuk algınlığında (nezle) yüksek ateş yoktur, belirgin bir burun akıntısı mevcuttur. Bazen gripte de burun akıntısı ve boğaz ağrısı olabilir fakat geri plandadır. Grip kişiyi paçavra diye tabir edilen bir duruma sokarken, soğuk algınlığında genel durum iyidir. Grip klasik olarak üst solunum yollarının hastalığıdır. Soğuk algınlığı dışında pek çok virüs üst solunum yollarında gribal enfeksiyona yol açabilir.
Grip zatürreye çevirir mi?
Grip ve zatürre kış aylarının en sık görülen iki hastalığıdır. Grip özellikle yaşlılarda zatürreye yol açabilir. 65 yaş üzerindeki kişiler, bakım ve huzur evlerinde kalanlar, kronik hastalığı olanlar (KOAH, astım, kalp yetersizliği, nörolojik hastalık, böbrek hastalığı, kanser, kanser tedavisi olanlar, diyabet hastaları) çocuklar ve hamileler; sağlık personelleri riskli gruplardır.
Korunmak için neler yapılmalı?
Aşı dışında hijyen koşullara dikkat edilmesi çok önemlidir. Gripli kişi mutlaka evde istirahat etmelidir. Öksürme ve hapşırma esnasında ağız, burun kağıt mendille kapatılmalı ve mendil çöp kutusuna atılmalıdır. Gripli kişilerden mümkün olduğunca uzak durulmalı, gripli kişiyle aynı ortam paylaşılıyorsa eller sık sık sabunlu suyla yıkanmalıdır. Grip virüsünün yayılmasını önlemek için masa, kapı kolları, mutfak tezgahları, oyuncaklar gibi yüzeyler deterjanla silinmelidir.
Hasta kişilere ait çarşaf, çamaşır, havlu, çatal, bıçak, bardak gibi nesnelerle temas edilmemelidir. Bu tür nesnelerin ayrı yıkanmasına gerek yoktur. Grip mevsiminde alkol ve sigara kullanmamak, kalabalıklardan kaçınmak sağlık açısından faydalıdır. Antibiyotik, gribal enfeksiyonlarda asla kullanılmamalıdır. Bağışıklık sistemini takviye etmek için organik, taze sebze ve meyveleri bol tüketmek, öğün atlamamak önemlidir. Mevsim dışı sebze ve meyve tüketilmemelidir. Bu tür kalitesiz besinlerde var olan tarım ilaçları ve hormonlar bağışıklık sistemini bozar. Uyku ve düzenli spor yapmak da koruyucu etkiye sahiptir.
Aşı zamanı…
Mevsimsel değişimler nedeniyle grip mevsiminin hemen başında, gribe yakalanmadan aşı olunması tavsiye edilir.