Kimler Oruç Tutmamalıdır? İftar ve Sahurda Nelere Dikkat Etmelidir?

Şeker hastaları, dirençli hipertansiyon hastaları, kronik böbrek yetersizliği olan hastalar, kalp yetersizliği olan hastalar, nörolojik hastalığı olan hastalar, kanser tedavisi gören hastalar, ülseri olan ve kanama geçiren hastaların oruç tutmaları sakıncalı olabilir. Konu ile ilgili olarak Prof. Dr. Osman ERK’in görüşlerini aldık.

SORU 1: Şeker hastalığı son derece yaygın bir hastalıktır. Oruç tutabilirler mi?

Bu şeker hastalığının ağırlığına, vücutta yol açtığı komplikasyonlara göre değişmektedir. Bilindiği gibi şeker hastaları kısa ve uzun etkili olmak üzere insülin tedavisi; ağızdan alınan diyabetik ilaçları kullanan hastalardır. Bu ilaçlar genellikle günde 3-4 kez uygulanmaktadır. İlaç kullanımı esnasında belirli zamanlarda kan şekeri düşebildiği için bu dönemlerde hastaların beslenmeleri gerekmektedir. Kan şekeri düşüklüğü ciddi bir durumdur ve beyin hasarı yaratabilir. Diyabetik hastalardan ancak diyet ve günde tek doz ilaç kullanarak kan şekerini düzenleyenler oruç tutabilir.

SORU 2:  Dirençli hipertansiyonu olan hastalar oruç tutabilirler mi?

Hipertansiyon çok yaygın bir hastalıktır ve toplumun %20-30’u hipertansiftir. Hipertansiyon dünyada en çok ölüme yol açan önlenebilir bir hastalıktır. Dirençli hipertansif hastalar günde 3-4 kez, 3-4 değişik ilaç alan hastalardır. Bu hastalarda oruç tutmaya bağlı kan şekeri düşmesi hipertansiyonu daha da tetikleyebilir; hipertansiyon krizine yol açabilir. Hipertansiyon hastaları susuz kalmamaya dikkat etmelidirler. Susuzluğu bağlı olarak hastaların kanlarında adrenalin, noradrenalin, kortizol gibi hormonların seviyeleri yükselir ise kriz ortaya çıkacaktır. Dirençli hipertansiyon hastaları oruç tutmamalıdırlar. Bir veya iki ilaç kullanarak tansiyonu kontrol altına alınmış olan hastalar doktorlarına danışarak oruç tutabilirler.

SORU 3: Böbrek yetersizlikli hastalar oruç tutabilir mi?

Diyalize giren böbrek hastalarının oruç tutmamaları gerekir. Diyalize gerek olmadan hayatlarını devam ettirebilen böbrek hastaları susuzluğa ve kan şekeri düşüklüğüne son derece hassastırlar. Vücut susuz kalır ve terleme ile bol miktarda sıvı kaybedilirse böbrek yetersizliği diyaliz aşamasına gelebilir. Bu tür hastaların oruç tutmaması gerekir.

SORU 4: Ülseri olan veya daha önce kanama geçirenler oruç tutabilirler mi?

Aktif ülser hastalığı olan kişilerin uzun süre aç kalmaları sakıncalı olabilir. Açlıkta mide ağrısı olanlar veya gece mide ağrısı ile uyananlarda aktif ülser olasılığı yüksektir. Ayrıca iftar ve sahurda fazla yağlı ve kızartma yemek yiyenlerde reflü olasılığı fazladır. Reflü nedeni ile yemek borusunda ülserasyonlar ortaya çıkabilir.

SORU 5: İftarda oruç açılırken nelere dikkat edilmelidir?

İftarda aşırı yemek yemek ve hızlı yemek yemek sakıncalıdır. Yavaş yavaş, uzun süreye yayılan bir yemek süreci uygundur. İftarda fazla yağlı, kızartmalı yemek yemek ve sigara içmek son derece tehlikelidir. Ramazan ayında ortaya çıkan kalp krizlerinin en önemli sebebi budur. İftar su ve çorba ile açılmalı, daha sonra sebze ve bakliyat türü yiyecekler ön planda olmalıdır. Kefir kalsiyum ve protein deposudur ve aynı zamanda probiyotiktir; barsak florasını olumlu etkiler, tok tutar. İftar ve sahurda bir avuç kuruyemiş (ceviz, fındık, fıstık, badem) son derece sağlıklıdır. Şerbetli tatlılardan; incir, muz, üzüm, kavun, karpuz gibi glisemik indeksi yüksek meyvelerden; fazla çay ve kahve içmekten sakınılmalıdır. Sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Üzerine hafif zeytinyağı dökülmüş mevsim salata son derece yararlıdır. İftarın favori besinleri mercimek, nohut, kuru fasulye, brokoli, karnabahar, semizotu, maydanoz, Brüksel lahanası, roka, ıspanak, enginar, pırasa gibi bitkisel besinlerdir. İftarda meyve yemekten iki saat sonra tüketilmelidir. Aşırı ve tatlı meyvelerin fazla yenmesi sakıncalıdır.

SORU 6. Sahurda nelere dikkat etmeliyiz?

Sahurda mutlaka uzun süre tok tutabilecek besinler tercih edilmelidir. Sebzeler, kuruyemişler, bakliyat türü besinler, çok yağlı olmayan haşlanmış et tercih edilmelidir. Beyaz şeker ve beyaz undan yapılan kısa sürede insanı tekrar acıktıracak besinlerden uzak durulmalıdır. Şekerli gıda, hamur işi gıdalar, makarna, pilav bu tür besinlerdir. Sahurda bol miktarda su içilmeli; vücutta kısa süre içinde su ve elektrolit kaybına neden olacak kahve, çay gibi içeceklerden uzak durulmalıdır.