Orucun Faydaları Saymakla Bitmez

İnsan vücudu belirli süreler boyunca hiçbir şey yememeye ve içmemeye dayanıklıdır. Oruç tutmak; vücudu dinlendirir, toksinlerden arındırır, yağ yakar, hormonları aktif hale getirir ve vücudu onarır…

Vücuttaki Hücreler Yenilenir

Oruç tutmak yaşlılık genlerini baskılar, vücudu onarır. Vücutta eskimiş, yaşlanmış, zarar görmüş, dejenere olmuş hücreler ortadan kaldırılır. Oruçla birlikte beyin hücrelerinde nörotrofik faktörler denen (BDNF) kimyasal maddeler artar, bu nedenle beyin hücreleri yenilenir. Oruç, kansere karşı koruma sağlar. Oruç sırasında IGF-1 düzeyleri düşer, vücut yağ yakma moduna girer; yaşlanmış, hasara uğramış, dejenere olmuş hücreler ortadan kalkar. Yerine genç ve dinamik yeni hücreler ortaya çıkar.

Şekeri Düşürür mü?

Oruç esnasında kan şekeri bir miktar düşebilir ama hipoglisemi sınırlarına varmaz. Sahurda mutlaka dengeli ve yeterli beslenme şarttır. Sahurda glisemik indeksi ve glisemik yükü fazla rafine şekerden zengin gıdalar yemek kısa süre içerisinde kan şekerinin hızla düşmesine ve insülin salgılanmasına neden olur ve gereksizdir. Sahurda protein, sebze ve kaliteli yağ ağırlıklı bir diyet gün boyunca tok kalmayı sağlar.

Ülser Hastaları Oruç Tutabilir mi?

Ülser hastaları sahurdan önce ilaçlarını kullanabilirler ve gün boyu koruma sağlanmış olur. Oruç tutmak ülser ve gastriti alevlendirmez, mide ve barsak kanamasını arttırmaz. Ülser ve gastrite neden olan en sık faktörler Helicobacter Pylori (mide mikrobu) enfeksiyonu ve antiromatizmal ağrı kesici ilaçların kullanılmasıdır. Sahurda çok fazla çay, kahve, kola ile birlikte fazla miktarda kafein tüketimi ve çok fazla yemek ülser ve gastritin alevlenmesine neden olabilir.

Kilo Verdirir Ama…

Oruç tutmak metabolizmayı yavaşlatmaz ve yağ yakımına neden olur. Orucun ilerleyen saatlerinde karaciğer ve kaslarda depolanan glikojen (depo şeker) biter ve vücut glikoz yerine yağ yakma moduna geçer. Kan yağları, karaciğerde depolanan yağlar ve karında biriken yağlar yakılmaya başlanır ve kilo verilir. Fakat iftar ve sahur arasında aşırı gıda tüketmek, dengesiz beslenmek, çok fazla rafine karbonhidrat ve rafine yağ tüketmek, tam tersi vücutta yağlanmaya ve kilo alımına neden olabilir.

Ramazan’da Vitamin Kullanılmalı mı?

Çeşitli, dengeli, yeterli, taze, temiz, organik, bütün, işlenmemiş besinler yeterli miktarlarda tüketilirse vitamin ve mineral takviyesine gerek kalmaz. Bitkisel besinlerden sebzeler, yeşillikler, baklagiller, kuruyemişler ve meyveler hayvansal gıdalardan organik ve taze et, yumurta, balık ve süt ürünleri yeterli ve dengeli olmalıdır. %70 bitkisel, %30 hayvansal besin ile vitamin almaya gerek yoktur. Çok fazla işlenmiş gıda, tatlı tüketimi söz konusu olursa vitamin takviyesi gerekecektir. Ramazan ayı boyunca balık tercih edilmediği için omega 3 içeren hapların kullanılması uygun olur.