Sağlığın Sigortası: Fitokimyasal Hazine

Bitkilerden (sebze, meyve, kuruyemiş, baklagiller, tam tahıl) elde edilen fitokimyasal olarak adlandırılan bileşikler, sadece bitkilere renk vermez, aynı zamanda pek çok kronik hastalığı önleyen antioksidan, antinflamatuar, antikanserojen ve antiaging etkiye sahiptir. Günümüze kadar on binden fazla fitokimyasal bileşik keşfedilmiştir ve her geçen gün bu sayıya yenilere eklenmektedir. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Osman ERK’in görüşlerini aldık.

SORU 1: Fitokimyasal nedir?

Fitokimyasal bitkilerde bulunan protein, yağ, karbonhidrat, vitamin, mineral dışındaki sağlığa yararlı bileşiklerdir. Şimdiye kadar on binin üzerinde fitokimyasal keşfedilmiştir ve her geçen gün yenileri keşfedilmektedir. Fitokimyasallar tabiatın insanlara sunduğu mucizevi, şifa veren bileşiklerdir.

SORU 2: Kronik hastalıkların ve kanserlerin oluşumuna neler katkı sağlar?

Yüksek oranda doymuş yağ ve kolesterol içeren, kalorisi fazla, besin değeri düşük, antioksidan kapasitesi sınırlı, bol miktarda inflamatuar etkiye sahip araşidonik asit içeren hayvansal ürünlerle birlikte basit şeker içeren fabrikasyon ambalajlı yiyeceklerin tüketilmesinin başta kanser, diyabet ve kalp-damar hastalıkları olmak üzere birçok kronik hastalığa neden olduğu pek çok çalışmayla gösterilmiştir. Sebze ve meyve ağırlıklı bitkisel bir beslenme biçiminin ise herhangi bir kronik hastalığa yol açtığına dair bir tek çalışma bile bulunmamaktadır. Sebze ve meyvelerde bulunan antioksidan kapasite oral (oksijen radikal absorbe etme kapasitesi) olarak listelenmektedir. Günde en az beş bin ünite oral kapasitesi alınacak kadar sebze ve meyve tüketilmelidir.

SORU 3: Fitokimyasallar hangi hastalıklara karşı koruma sağlar?

Gökkuşağını oluşturan çeşitli renkler gibi farklı renkten, sebze ve meyveler tüketilmesiyle kalp-damar hastalıklarına,  kalp krizine ve kansere karşı koruma sağlamaktadır. Rengarenk sebze ve meyvelerin, kuruyemişlerin, baklagillerin tüketilmesi ile kalp hastalıkları, osteoporoz, erken yaşlanma, eklem harabiyeti, şeker hastalığı, şişmanlık ve kanser gibi hastalıkların ortaya çıkması olasılığı azalmaktadır.

SORU 4: Fitokimyasalların koruma sağladığı hastalık ve durumlar nelerdir?

  1. Kalp-damar hastalıkları, kalp krizi, felç krizini azaltır.
  2. Başta akciğer ve mide kanserine karşı olmak üzere pek çok kansere karşı koruma sağlar.
  3. Kan basıncını düşürür.
  4. İmmün sistemin aktif hale getirir.
  5. Kabızlık ve buna bağlı divertikül hastalığını önler.
  6. Katarakt ve maküler dejenereasyon gibi görme kaybına neden olan hastalıkları önler.
  7. Alzheimer hastalığını önler.
  8. Kilo ve bel ölçüsünü kontrol eder.
  9. Ağrı ve iltihaplanmayı azaltır.

SORU 5: Hangi sebze ve meyveler fitokimyasal bakımdan en zengin yiyeceklerdir?

Başta yeşil yapraklı sebzeler olmak üzere (ıspanak, semizotu, roka, maydanoz), Brüksel lahanası, brokoli, karalahana, lahana gibi sebzeler, rengârenk meyveler (çilek, kiraz, böğürtlen, ahududu, vişne) gibi meyveler fitokimyasallardan zengin besinlerdir. Sağlığa yararlı fitokimyasallar sebze ve meyvelere renk verir ve aynı zamanda sağlığa karşı koruyucudur. Fitokimyasalların etkin olabilmesi için sebze ve meyvelerin teze ve organik olması önemlidir.

SORU 6: Fitokimyasalları tablet veya hap olarak eczanelerde satılan ilaçlarla almak mümkün müdür?

On binin üzerindeki fitokimyasalların hepsini bir arada bir tabletin içine koymak mümkün değildir. Bunların bir kaçının içinde barındıran vitamin preparatlarının alınması beklenen etkiyi sağlamaz. Bir bileşiğin hapın içinde alınması diğer fitokimyasalların eksikliğine yol açabilir. Bu nedenle hap olarak değil çok çeşitli renkteki sebze ve meyveleri tüketerek antioksidan kapasitemizi arttırabiliriz.