Tatilcileri Bekleyen Tehlike: Turist İshali

Bu rahatsızlık “Seyahat hastalıkları” olarak tanımlanan şikayetler arasında başı çekmektedir. Turist ishaline seyahat edilen bölgede tüketilen yiyecek ve içeceklerdeki mikroorganizmalar yol açıyor.

Yaz aylarında turizm hareketleri tüm dünya ölçeğinde yoğun bir biçimde yaşanır. Özellikle alt yapısı düzenli olmayan, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelere yapılan seyahatlerde turist ishali veya seyahat ishali denilen hastalık tablosu önemli sorunlara yol açmaktadır. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Osman ERK’in görüşlerini aldık.

SORU 1: Turist ishali en çok hangi ülkelerde görülür?

Gelişmekte olan tropikal bölgelere yapılan seyahatlerde turist ishallerine sık olarak rastlanır. Kanalizasyon sisteminin, su arıtma sistemlerinin hijyenik olmadığı bu ülkelere yapılan seyahatlerin sıklıkla ikinci ve üçüncü gününde turist ishalleri ortaya çıkmaktadır. Orta ve Güney Amerika, Güney Asya, Afrika ve Ortadoğu ülkelerine yapılan seyahatler bu açıdan en riskli seyahatlerdir. Amerika, Kanada, Avrupa, Avusturalya ve Yeni Zelanda gibi ülkelere seyahat ise risksiz olarak değerlendirilebilir. Türkiye ve Rusya gibi ülkeler ise orta riskli olarak nitelendirilmektedir.

SORU 2: Nasıl bir hastalık tablosudur?

Turist ishali en sık rastlanan seyahat hastalığıdır. Yurt dışına tatile gidenlerin yaklaşık yüzde 50’sinde ortaya çıkmaktadır. Genellikle seyahatin ilk haftasında ortaya çıkmakla birlikte herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir, seyahat sonrası dahi görülebilir. Genç erişkin ve küçük çocuklar en riskli gruplardır. Altta yatan başka hastalıkları bulunanlar ve ilaç kullananlarda da risk yüksektir. Genellikle karın ağrısı, karında kramplar, 24 saat içinde 3-4 kez sulu ve şekilsiz dışkılama sık belirtilerdir. Yüksek ateş ve kanlı ishal olması beklenmez, kusma nadirdir.

SORU 3: Neden olur? Hangi durumlarda sıktır?

Turist ishallerinin en sık nedeni (%80-85) bir bağırsak bakterisi olan E.coli’dir. Seyahat edilen yerlere göre etkenler değişmektedir. Meksika’da rota ve norwalk virüsleri ve enterik adenovirüsler sık iken, Rusya’da Giardia lamblia denilen paraziter etken sıktır.

Seyahat eden kişilerin, mikrop ve zehirleri ile bulaşmış yiyecek ve suları tüketmesi ile ishal oluşur. Sokak satıcılarından alınan gıdalar, pişmemiş ve kabuğu soyulmamış sebze ve meyveler, çiğ veya az pişmiş et ürünleri, kabuklu deniz mahsulleri en sık riskli gıdalardır. Yenilen yiyecekler mutlaka kontrol edilmelidir. Oda sıcaklığında servis edilen pişmiş yiyecekler, sos ve mayonez ile tatlandırılmış yiyecekler, mahalli sütler her zaman risklidir. Özellikle musluk suyu ve buza dikkat edilmelidir. Bazı lokantalar çeşme suyunu şişeleyip servis yaparlar. Bu sık görülen ve turist ishaline yol açan bir durumdur.

SORU 4: Hangi yiyecekler az risklidir?

Sıcak servis edilen pişmiş yiyecekler, seyahat eden tarafından iyice yıkanan ve hazırlanan sebze ve meyveler, ekmek ve kraker gibi kuru yiyecekler, şişelenmiş karbonat içeren sular az risklidir.

SORU 5: Kimler risk altında?

Kişinin sağlık durumu, immunitesi ve kullandığı ilaçlar son derece önemlidir. Ülser hastalığı için ilaç kullananlar, kanser ve kalp hastaları, insülin kullanan şeker hastaları, ülseratif kolit gibi aktif inflamatuar bağırsak hastalığı olanlar, kortizon tarzı ilaç kullananlar en riskli kişilerdir.

SORU 6: Riskli kişiler seyahatten önce hangi önlemleri alabilirler?

Turist ishallerinde önceden antibiyotik kullanmak faydalı olabilir. Bu önleyici tedavi yüksek riskli bölgeye ulaşınca başlanır ve döndükten sonra da 2 gün daha devam ettirilir. Seyahat 3 haftadan fazla sürer ise bu önleyici tedavinin geçerliliği yoktur. Piyasada bulunan siprofloksasin grubu ilacın günde bir kez kullanımı ile yeterli önlem alınmış olur.

SORU 7: Tedavisi nasıl olmalıdır?

Turist ishali başlayınca da antibiyotikler etkilidir. Yine loperamid adı verilen ishal önleyici ilaçların düşük dozlarda kullanımı fayda sağlayabilir. İshal yolu ile kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konması sağlık açısından önemlidir.

SORU 8: Ne zaman doktora başvurmalıdır?

1) İshal üç günden fazla sürdüyse,

2) 38 derece veya üstü ateşiniz oluyorsa,

3) Şiddetli karın ağrısı varsa,

4) Dışkıda kan varsa,

5) Cilt ve ağızda kuruma, deri esnekliğinde azalma, şiddetli halsizlik gibi dehidratasyon (vücuttan sıvı kaybı) bulguları varsa en kısa sürede doktora başvurulmalıdır. Zira ishal hızla sıvı ve mineral (kalsiyum, magnezyum, sodyum, fosfat, potasyum) kaybına neden olur ve bu kayıplar yerine konmazsa hayati tehlike söz konusu olabilir.