Özellikle kanseri önlediği araştırmalarla ispatlanan zerdeçal tek başına tüketildiğinde vücutta çok az oranda emilmekte ve bağırsaklardan hızla atılmaktadır. Bilimsel araştırmalar SC-CO2 yöntemiyle elde edilen zerdeçal ekstraktının; yine aynı yöntemle üretilen karabiber ve buğday ruşeymi ekstraktı ile birlikte kullanıldığında etkisinin 20 kat kadar arttığını gösteriyor…
İşte O Araştırmalar…
Bilimsel adı Curcuma longa olan zerdeçal, Asya ülkelerinde binlerce yıldan beri gıda ve tedavi amaçlı olarak tüketilmektedir. Zerdeçalın insanlar üzerindeki geniş terapötik etkinliği, içeriğindeki mucizevi molekül Curcumin’inden kaynaklanmaktadır. Binlerce yıldır kullanılmasına karşın zerdeçalın neredeyse her gün yeni bir biyolojik özelliği keşfedilmektedir. Örneğin curcumin’in, anti-bakteriyel özelliklere sahip olduğu 1949 yılında bulunmuştur. Curcumin’in kolesterol düşürücü, anti-diyabetik, anti-inflamatuar ve antioksidan özellikleri ise 1970’lerde kanıtlandı. Daha sonra, 1980’lerde, curcuminin anti-kanser aktivite gösterdiği in vitro ve in vivo olarak ortaya konuldu. Curcuminin, anti-inflamatuar etkilerinden bağımsız ek anti-kanser etkilerine de sahip olmasının anlaşılması, hem kanser önleme hem de tedavi için araştırmaları tetikledi. Curcumin araştırmalarına gösterilen ilgi yıllar boyunca şaşırtıcı bir şekilde arttı. Haziran 2011’den beri curcumin üzerine 4000’den fazla makale yayınlandı.
İnsan Üzerindeki Araştırmaları
Curcumin üzerinde bugüne kadar, insan deneklerini kullanan yaklaşık 50 klinik çalışma tamamlandı, 30 dolayında araştırma da sürdürülmekte. Birinci aşamada olmasına rağmen, bu çalışmaların çoğu curcumin’in birçok insan hastalığında yararlı ve etkili olduğunu göstermektedir. Curcuminin en umut verici etkileri kanserle gözlemlenmiştir. Zerdeçalın kanser önleme ve mevcut bir kanserin tedavisini destekleme yönündeki faydalarını araştıran uzmanların en ünlüsü Dr. Bagavmall ve ekibi. Bu ekip Houston’daki (ABD) ünlü MD. Anderson Cancer Center’da araştırmalarını sürdürüyor. Bu ve başka merkezlerdeki benzer çalışmalarda da varılan ortak kanı şu: Zerdeçal desteği kanserle mücadelede işe yarayabilir. İlk çalışmaların birinde, curcumin’in 62 harici kanserli lezyonlu hastada belirgin semptomatik rahatlama oluşturduğu bulundu. İleri pankreas kanseri olan 25 hastada yapılan bir faz II klinik çalışmada, oral curcumin’in etkinliği değerlendirildi. İki hasta curcumin’e klinik biyolojik cevap verdi; Bununla birlikte, bir hastada, kısa süreli fakat belirgin %73 tümör gerilemesi, bir hastada 18 ay boyunca hastalık stabilitesi saptandı. Hiçbir hastada curcumin, zehirli etkiler göstermedi.
Alzheimer Riskini de Azaltıyor
Oral curcumin’in pankreas kanseri olan bazı hastalarda iyi tolere edildiği ve biyolojik aktiviteye sahip olduğu sonucuna varıldı. Bazı klinik araştırmalarda curcumin’in pankreas kanseri hastaları için, var olan ilaçlarla kombinasyon halinde yararlı olduğu. Curcumin’in tek başına veya mevcut ilaçlarla kombinasyon halinde, diğer yaygın kanserler prostat kanseri, meme kanserinde de etkililiği gösterildi. Zerdeçalın Alzheimer riskini de düşürdüğünü gösteren veriler var. 2010 yılından sonra yoğunlaşan farklı çalışmalarda bu bilgi de defalarca doğrulandı. Zerdeçal düzenli tüketildiğinde her türlü demans sorununu geciktirerek belleği destekliyor. Zerdeçalın bellek üzerindeki olumlu etkilerini araştıran merkezlerin başında da ABD’deki UCLA Tıp Fakültesi’nin nöroloji departmanı var. Onlar bu konunun referans araştırma merkezlerinden biri ve “zerdeçalın belleği korumadaki etkinliği oldukça güçlü” diyorlar. Kısaca zerdeçalın bunamaya karşı da etkili olduğunu söylenebilir. Zerdeçalın etkili olduğunu bildiğimiz bir diğer alan da yaşlılığa bağlı dejeneratif romatizmal hastalıklar. Bilindiği gibi yaşlılık romatizması (kireçlenme) sadece mekanik bir hasar değil. Curcumin de kalp sorunlarına karşıda çözüm umudu verdi. Örneğin, akut koroner sendromlu hastalarda, curcumin’in lipid içeriğini azaltmada etkinliğinin değerlendirdiği bir çalışmada, curcumin’nin düşük dozlarda bu hastalarda total kolesterol ve düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol düzeylerini düşürmede etkili olduğu bulundu. Beyin ve adale gücünün yanı sıra doğal yoldan katkı sağlıyor. Kas içine sızmış yağları eriterek, kilo vermeye de yardımcı oluyor.
Nasıl Kullanılmalı?
Özellikle curcumin’in gram dozlarında insan kullanımı için güvenli olduğunun görülmesi bu kullanım yaygınlığını desteklemektedir. İçeriğinde curcumin bulunan zerdeçalın güvenilirliğinin İnsanlı klinik deneylerde de görülmesi, ABD Gıda ve İlaç İdaresi (Food and Drug Administration) (FDA)nin, curcumin’i “genel olarak güvenli” kabul edilen bir bileşik olarak onaylaması, bu güveni pekiştirdi. Böylece curcumin gıda desteği olarak insanların güveneceği bir ürün haline geldi. Zerdeçal hakkında yapılan tüm araştırma sonuçları bu baharatın gıda desteği olarak kullanılmasını da haklı kılıyor. Curcumin içerikli zerdeçal, büyük potansiyele sahip “yeni bir gıda desteği” olarak görülmekte ve birçok ülkede kapsüller, tabletler, merhemler, enerji içecekleri, gibi çeşitli formlarda pazarlanmaktadır.
Bu Üçlü Güce Dikkat!
Ancak curcumin tek başına alındığında insan vücudunda çok az oranda emilmekte ve bağırsaklardan hızla atılmaktadır. Bu nedenle, Curcuminin biyoyararlanımını artıracak maddeler konusunda birçok araştırma yapılmış, karabiberde bulunan piperinin curcuminin emilimini %2000 (20 kat) artırabildiği ileri sürülmüştür. Bilimsel araştırmalara göre, bu iki maddenin doymamış yağ asitlerince zengin bir yağ olan buğday ruşeym yağıyla birlikte alınması ise bu yararlarını daha da güçlendirmektedir. Ancak üç ürünün (zerdeçal + karabiber + buğday rüşeymi) emiliminin yüksek olması için Süperkritik Karbon Dioksit Ekstraksiyonu (SC-CO2 ) yöntemi ile üretilmiş olması gerekiyor. Sabahları aç karnına olmak üzere günde 2 kapsül tavsiye ediliyor.
Ne Kadar Kullanılmalı?
6 ay sonunda netice alınıyor.